Meyve sebze ve tüm tarım ürünlerinde yumuşama ve dayanıklılık sorunları
Bilindiği gibi tarım ürünlerinin en önemli iki unsurundan biri doğru üretim, diğeri ise doğru pazarlamadır.
Pazarlamanın en büyük sorunlarından biride raf ömrü ve dayanıklılıktır.
Dünyanın en başarılı üretimini gerçekleştirsek bile ürünümüz pazarda hemen yumuşuyor, çabuk bozuluyor ise bu bir anlam ifade etmemektedir
Özellikle çilek, muz, cennet elması, kiwi başta olmak üzere tüm meyvelerde
Domates,salatalık ,brokoli vs sebzelerde ve tüm yeşilliklerde hatta süs bitkilerinde bile bu büyük bir sorundur
Ürettiğimiz taze meyve ve sebzelerimizin % 30-40’ını hasattan sonra tüketiciye ulaşıncaya kadar kaybetmekteyiz. Üretim ve pazarlama zincirinin her bir halkasında (hasat-taşıma-depolama soğutma-paketleme-depolama-taşıma ve satış) ortaya çıkan çeşitli sorunlar, aksamalar ve hatalı uygulamalar sonucunda ürün kayıpları tarım ürünlerinde bazen % 50’ lere ulaşmaktadır.
Bitki metabolizması ve sebze meyve bozulma nedenleri
Meyve ve sebzelerdeki bütün bu yaşamsal faaliyetlere metabolizma denir. Metabolizma, ortam koşullarına bağlı olarak hızlı veya daha yavaş olarak devam eder. Bu sırada üründe depo edilmiş çeşitli maddeler harcanır. Nihayet bir süre sonra her canlıda olduğu gibi, doğal yaşlılık sonucu meyve ve sebzenin yapısı bozulur ve ölüm kendini gösterir. Artık kimyasal ve biyokimyasal olaylar kontrol dışında kalarak düzensiz bir şekil alır. Bu sırada,
Canlı meyve veya sebzenin mikroorganizmalara karşı gösterdiği direnç de sona erdiğinden,
Çeşitli mikroorganizmaların hücumuna uğrayarak,ayrıca mikrobiyolojik bozulma başlar.
Ürünlerinde yumuşama nasıl gerçekleşir?
Meyve ve sebzelerin sertliğinden sorumlu olan madde pektin dir. Sıcaklık sonucunda pektin in yapısında meydana gelen bir takım kimyasal reaksiyonlar sonucunda ;bitkilerin hücre duvarı bozulur ve yumuşamaya neden olan enzimler hücre duvarından geçerek bitkiyi yumuşatır.
Tarım ürünlerinde yumuşamanın engellenmesi ve dayanıklılığın artırılması için ne yapmamız gerekir?
Raf ömrü kalitesini ve dayanıklılık lılığı etkileyen faktörleri 2 grub altında toplayabiriz
1- hasat öncesi uygulamalar
Hasat öncesi uygulamalara; ürün çeşidi, iklimsel faktörler, yetiştirme bilgi ve kalitesi, ürün toplama ve pazara ulaştırma becerisi gibi faktörler etki eder
1-öncelikle pazar isteklerine uygun dayanıklı ve kaliteli çeşitler kullanmamız gerekir
Bir genetik özellik olan çeşit meyve ve sebzelerin kalitesi ve dayanıklılığı üzerinde en etkili hasat öncesi faktördür. Ürün kalitesinin korunması, hastalık ve zararlılara dayanıklılığı, raf ömrü ve tadı büyük oranda çeşide bağlıdır. Bu nedenle meyve ve sebze yetiştirmede, bulunduğumuz bölge koşullarına en uygun olan, pazar isteklerini karşılayan kaliteli ve dayanıklı çeşidi seçmemiz gerekir.
- İklimsel faktörlere dikkat etmemiz gerekir:
Toprak, sıcaklık, don, meyve tutumu zamanında rüzgâr ve hasat zamanında yağış gibi çevresel faktörler ürünün kalitesini ve depolama süresini etkiler. Çevresel ve iklimsel koşullarımıza uygun türleri ve çeşitleri yetiştirmemiz gerekir.
- Kültürel uygulamalarda titizlik gerekir
Meyve ve sebzelerin yetişmesi sırasında uygulanan budama, gübreleme ve sulama gibi kültürel işlemler de ürünün kalite ve dayanım süresini etkileyen hasat öncesi faktörler arasındadır. Örneğin hatalı bitki besleme sonucunda depolama sırasında bazı fizyolojik bozulmalar görülür.
Yetiştirme sırasında nelere dikkat edilmeli
1-iyi bir kalsiyum ve magnezyum ve amino asit proğramı
2-bitkilerde son dönem transpirasyonun düşürülmesi
3-bitki oransal su içeriğinin korunması
4-hasat esnasında oksidasyonun düşürülmesi
5-aşırı sıcaklardan bikilerin korunması
6-gece gündüz arası sıcaklık farklarının minimize edilmesi
7-ürün azot içeriğinin düşürülmesi
8-düzenli sulama
Gibi önlemler alınmalıdır
2-hasat sonu uygulamalar
Tarım ürünlerinde depolamada ilke; meyve ve sebzelerin metabolizmalarını minumum düzeyde gerçekleştirmektir. Metabolizma olayları içinde en önemlileri ise solunum ve terlemedir. Bu şekilde serbest kalan ısının az bir kısmı, hücrede gerçekleşen kimyasal reaksiyonlarda harcanırken büyük bir kısmı etrafa yayılır ve doğal olarak ürünü de ısıtır.
Tazeliğin korunmasının temel ilkeleri
. Su kaybını azaltmak
Bitkisel dokular onları böcek ve patojen saldırısından ve fiziksel bozulma ve su kaybından koruyan bir tabaka ile kaplanmıştır. Primer koruyucu tabaka epidermistir. Epidermis kitin içeren mumsu bir kutikula ile kaplanmıştır. Periderm hücreleri ise suberin vasıtasıyla impregne edilmiştir. Kitin ve suberin bitki yüzeyinden su kaybını azaltırlar. Su kaybı solunumda gaz alışverişini sağlayan stomalar ve lentiller aracılığı ile gerçekleşir.
-terleme (transpirasyon) oranını düşürmek
1-meyve ve sebzelerin canlılığının en önemli belirtilerinden biri, terlemedir. Terleme, ürünün depolama sırasında devamlı olarak su kaybetmesidir. Meyve ve sebzeler ortalama olarak %75-95 arasında su içerirler. Depolama sırasında bu suyun bir kısmı terleme ile kaybolur. Terleme sonucu su kaybı ile meyve ve sebzeler pörsür-buruşur ve böylece görünüşe ait kalite kaybı belirir. Genel bir ilke olarak, meyvelerin yaklaşık %4-6, sebzelerin %3-5 oranında su kaybetmeleri onların buruşup pörsümelerine neden olmaktadır
Tarım ürünlerinde yumuşamayı ve raf ömrünün düşmesini minimize eden mucizevi bir ürün var
Yeşil mucize-green mıracle
Green mıracle nasıl çalışır
1-green mıracle bitki oransal su içeriğini-rwc (relative water content )koruyan tek üründür
2-green mıracle dünyadaki sıvı formdaki tek anti transpirantır. Bitkideki transprasyonu düşürerek yumuşamayı engelleyen mucize üründür
3-bitki yüzeyine spreylenen green mıracle burada mumsu bir tabaka oluşturur. Bu mumsu tabaka ürünün havayla temasını keserek yumuşama ve çürüme hızını minimize eder
4- ürün yüzeyinde ince bir filim tabakası oluşturan green mıracle gece- gündüz ısı farkını düşürür fidelerin,fidanların meyve sebzelerin taşıma sırasındaki kayıplarını en aza indirir
Kullanım dozu
1-tüm ürünlerde yetişme döneminde : 200 cc / 100 lt su
300 cc/ dekar
2- hasattan bir hafta önce 300 cc-/ 100 lt
400 cc/ dekar
Başta turunçgiller olmak üzere tarımsal üretimi dalında depolama
green mıracle ile artık çok kolay
bazı durumlarda tarım ürünlerinde başta ekonomik sebepler olmak üzere hasat geciktirilebilir. Dalında muhafaza dediğimiz yöntemle hasadı geçiştirilen tarım ürünlerinde kalite kriterlerini korumak en önemli konulardan biridir
Turunçgillerde olgunlaşma boyunca ve sonrası kabuk yumuşar, bunun sonucunda meyveler birçok bozukluğa ve patojene karsı duyarlı hale gelir.
turungil türlerinde kabuk yaşlanmasının, deformasyonlarının ve yumuşamanın önlenmesi, renk bozulmalarının önüne geçilmesi, fizyolojik ve patolojik kayıpların azaltılmasında önerdiğimiz bu uygulama mükemmel sonuçlar vermektedir.
özellikle satsuma türü mandarinlerde hasattaki gecikmeler kabuk ve meyve kalitesinde büyük olumsuzluklar yaratabilir.
yine bu gecikmeler esnasında özellikle kahverengi çürüklük ve gövde zamklanma hastalığı (phytophtra citrophthora)
Bahçelere büyük zararlar verebilir. İşte bu uygulama ile bu tür olumsuzlukları minimize edebiliriz
dalında muhafaza çözüm önerisi
1- uygulama-meyve rengi dönümü başlangıcı : eğer geç hasada karar verilmişse bu uygulama yapılır aksi halde ikinci uygulamayı tek yapınız
1- green mıracle : 200 cc/100 lt karıştırılarak atılacak
2-kalsiyum fluisan %36.7 cao :300 gr
3-hek-gibb :60 ml/ 100 lt -valencia hariç
2 uygulama-normal hasat tarihinden 10 gün önce
1-green mıracle :250 cc/ 100 lt
2-hıtech pk çözeltisi :100 cc/ 100 lt (potasyum fosfit )
3-kalsiyum fluisan %36.7 cao :300 gr
.
Tarımsal ürünlere getirilen en büyük suçlama
Eve gelirken bile hıyarlar yolda büyüdü demek ki hormon kullanılmış!!!
Bu suçlamayı yapanların tarımsal bilgilerden zerre kadar haberleri yoktur
Ne yazık ki bu konuda uzmanlarımız halkı yeterince aydınlatılıyorlar.
Elbetteki bitkiler hasattan sonrada canlılıklarını korumaya ve büyümeye devam ederler
Bitkiden insan gibi fizyolojik ölümü bekleyenler yanılmaktadır
Meyve ve sebzeler hasattan sonra da canlılıklarını sürdürürler. Dolayısıyla bizler gibi solunum yapar, yani oksijen alır ortama karbondioksit verirler.karbonhidratlar havanın oksijeni ile parçalanarak karbondioksit ve suya dönüşüler ve bu reaksiyon sonucunda enerji açığa çıkar.
İşte bitkiler bu açığa çıkan enerjiyi kullanarak yaşamsal olaylarını devam ettirirler.yani basit anlamda ölmezler
Burada temel amaç bitkiyi uzun süre yaşatmaktır.bitki ne kadar kısa sürede ölürse tazeliği de o kadar kısa sürede yok olur.